19 Eylül 2014 Cuma

SOKRATES (Şölen-Kriton-Sokrates’in Savunması)




Eğer Sokrates’i zehirlemek yerine dinlemeyi tercih etselerdi ve Sokrates’in onlardan yapmak istediği şeyi yapsalardı Yunanistan dünyanın zirvesi haline gelebilirdi.

Yeryüzünde birçok büyük insan yaşadı ama Soktares’in kendine özgü bir yeri vardı. Sokrates’e büyük saygı duyarım öylesine mütevazıdır ki sıradan insan olarak kalmış ve hiçbir üstünlük ve özel durum iddia etmemiştir.25 yüz yıl önce bu adama, içeceği  zehir verildiğinde müritlerine ‘’Ölümden sonraki yaşam hakkında sorular sorup durdunuz. Bu güzel bir şans, güzel bir fırsat. Eğer kendi kendime ölseydim bu fırsatı elde edemezdim. Ama şimdi zehirleneceğim ve o beni yavaşça öldürecek. Ve ben size son ana kadar, dilim uyuşup daha fazla konuşamayacak hale gelene kadar deneyimlerimi anlatacağım’’ dedi.

Sokrates hayal edebileceğimiz en sofistike ve en kültürlü insanlardan biriydi. Sokrates gibi insanlar tehlikeli görünürler çünkü onlar bizi köklerimizden sarsarlar, şartlanmalarımızı ortadan kaldırırlar ve bize bizim gerçeklerimizden haberdar ederler.

Sokrates Atina’da küçük bir mahallede yaşadı. Hakkında verilen karara göre zehir Sokrates’e tam günbatımı sırasında verilecekti. Camdan baktı ’’Güneş battı! Dışarıdaki adam hala zehiri hazırlıyor. Ona geç kaldığını söyleyin. Görev başındayken asla geç kalmamalı’’ dedi.
Sokrates’in şöyle söylediği yazılır:


‘’Gençken her şeyi bildiğimi zannederdim. Biraz olgunlaştığımda bir o kadar şeyi de bilmediğimi anladım. Biraz daha yaşlandığımda şaşkınlığa düştüm çünkü gençken daha çok şey bildiğimi ve bildiğim şeylerin gitgide azaldığını fark ettim.’’ Ve sonunda ölümünden hemen önce de ‘’hiçbir şey bilmiyorum’’ dedi.

İyi Okumalar
Özgür Okuryazar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder